Kripto para araştırmacısı Dan Smith, yaptığı açıklamasında Ethereum’un piyasa değerinin Bitcoin’inkini geçerek ETH’nin dünyanın en büyük kripto parası olması anlamına gelen “Flippening’in” beklenenden daha erken gerçekleşeceğini söyledi.
Analist açıklamalarına şöyle devam etti:
“Bitcoin küresel rezerv para birimi olmayı hedefliyor.
Ethereum ise küresel bir dijital ekonominin altyapısı olmayı hedefliyor.
Her iki vizyonun da teknoloji benimseme modeli muazzamdır, bu nedenle en iyi karşılaştırma, her iki ağın da ilgili pazar payını kazanma olasılığıdır.
Bitcoin, güvenlik maliyetine kıyasla hiçbir zaman anlamlı bir işlem geliri elde edememiş ve blok ödülleriyle güvenliği büyük ölçüde sübvanse etmiştir. Mevcut model sürdürülemez ve bu da küresel rezerv para birimi olma olasılığını zayıflatıyor.
Ethereum en büyük merkeziyetsiz uygulama ekosisteminin temel katmanı haline gelmiştir ve kriptodaki en iyi ekonomiye sahiptir. “
The flippening is coming sooner than you think.
Let me explain…🧵 pic.twitter.com/yicG7vvkD6
— Dan Smith (@smyyguy) January 10, 2023
“Ethereum Bitcoin’i Bir Sonraki Döngü Sona Ermeden Geçecek”
Analiste göre Ethereum’un piyasa değeri Bitcoin’inkini bir sonraki döngü sonlanmadan geçecek:
“Ethereum’un bir sonraki döngünün sonundan önce Bitcoin’i geçmesini bekliyorum.
Ethereum piyasa değerinde yaklaşık 150 milyar dolar geride, ancak Bitcoin’i tam istediği yerde tutuyor.
Performansının üstünlüğü, Merge sonrası temellerinin gücünden kaynaklanacaktır.”
Analist buna ek olarak Bitcoin’in sahip olduğu blok ödüllerinin, madencilere verilen ödüllerin büyük bir kısmını oluşturduğunu ve bu yüzden dezavantajlı olduğunu ekledi:
“Sadece madenci gelirinin USD değerine bakıldığında, Bitcoin madencilerinin oldukça iyi durumda olduğu görülüyor!
Ancak gelir bileşimi analiz edildiğinde altta yatan sorun ortaya çıkıyor… Bitcoin güvenliğini büyük ölçüde blok ödülleri ile sübvanse etmektedir.
Bitcoin madenci ödüllerinin %95’i enflasyona dayalı blok ödüllerinden elde edilirken, yalnızca %5’i işlem ücretlerinden elde edilen gerçek gelirdir.
PoW tasarımı gereği yoğun enerji gerektirir. Güvenlik için harikadır, ancak madencilerin üretim maliyetlerini (elektrik) dengelemeleri gerektiğinden zorunlu satıcılar yaratır.
Düşük enflasyonda bile, madencilerin satışlarının %95’i yeni basılmış BTC’lerden oluşuyor, çünkü ücret üretimi yok denecek kadar az.
Bitcoin akıllı sözleşmeleri desteklemiyor, bu nedenle ağ üzerinde var olabilecek tek değer biçimi BTC. Kullanıcılar her işlemde BTC transferi için ücret ödemek zorunda.
Dolayısıyla ücret üretimi BTC’nin hızına bağlı, ancak kullanıcılar kendilerini HODLer olarak tanımlıyor…”
Analist, Ethereum tarafında ise kullanıcıların işlemler için direkt olarak ücret ödediğini belirtiyor:
“Buna karşılık ETH, dijital bir ekonomi içinde işlem yapmak için para olarak kullanılır.
Kullanıcılar ETH, stablecoin ve diğer tokenları transfer etmek ya da DeFi uygulamalarıyla etkileşime geçmek için ücret öder.
Ethereum, mümkün olan işlemleri yalnızca BTC gönderme, alma ve tutma işlemlerinden daha fazlasına genişletir.
Ethereum’un gerçek yield yüzdesi, boğa piyasası sırasında toplam gelirle birlikte artarak ağın yansıtıcılığını vurgulamıştır.
Bununla birlikte, 2022’de gerçek gelir yüzdesindeki gerilemede görüldüğü gibi, zincir üzerindeki faaliyet azaldığında yansıtıcılık zarar görmektedir.”
Analist buna ek olarak ETH’nin yıllık enflasyonunun %0 olduğunu da aktardı:
“PoS’a geçiş aynı zamanda sadece 117 günde 1.7 milyar dolarlık ETH piyasaya sürülmesinin azalmasını sağladı.
ETH’nin aynı fiyatı sürdürebilmesi için çok daha az alım baskısına ihtiyaç duyması nedeniyle bu durum likidite akışları açısından büyük önem taşıyor.
Peki ya enflasyon üzerindeki etkisi? ETH’nin 30 günlük yıllık enflasyon oranı %0.00’dır.”
*Yatırım tavsiyesi değildir.