Bitcoin’deki yükseliş trendinin ana kaynağını arzının sınırlı oluşu oluştururken, BTC’ye olan talebin yükselmeye devam etmesi sınırı arzı ile birleşince yıllar içerisinde sürekli yükselen bir Bitcoin grafiği izlememizi sağlıyor.
Bitcoin zorlu bir ayı piyasası şartlarında FTX’in iflası sonrasında 15.000 dolar seviyelerine kadar düşse de BTC’ye olan talep her geçen gün artmaya devam ediyor.
Talebin arttığını borsalardaki Bitcoin rezervlerinin değişiminden anlayabiliyoruz.
Bitcoin Kasım 2021’deki 69.000 dolarlık ATH’sinden hala yaklaşık %50 oranında uzak olsa da BTC’nin geleceğine inanan yatırımcılar yaşananlardan bağımsız olarak BTC biriktirmeye devam ediyor.
Zira CryptoQuant’ın verilerine göre, 2013’ten 2020’ye kadar borsalardaki Bitcoin döviz rezervleri istikrarlı bir şekilde artarken yaklaşık 10 yıllık yükseliş eğilimi değişti.
Buna göre, 2020’ye kadar yatırımcılar ve madenciler ticaret veya satış yapmak için borsalara daha fazla BTC yatırıyordu.
Ancak 2020’nin sonundan bu yana bu trend değişti ve 2020’de borsalarda tutulan yaklaşık 3 milyon BTC üç yılda %32 oranında azaldı.
Verilere göre, halihazırda borsaların döviz rezervlerinde yaklaşık 2,04 milyon BTC bulunuyor.
Borsalardaki Bitcoin rezervlerinin azalması, yatırımcıların BTC’lerini borsalarda tutmak yerine kendi kendine saklanan bir Bitcoin cüzdanına çektiğine ve kısa vadede satmak istemediğine işaret ederken, yatırımcıların elindeki BTC’lerini bir borsaya yatırması genellikle satış niyetine işaret eder.
Bu noktada borsalardaki BTC rezervlerinin azalması, uzmanlar tarafından yatırımcıların kısa vadede varlıklarını satmak yerine gelecekteki potansiyel yükselişleri değerlendirmek için BTC’lerini ellerinde tutmayı tercih ettikleri şeklinde yorumlanıyor.
Uzmanlar ayrıca, BTC rezervlerinin azalmasının yatırımcıların BTC fiyatındaki yükseliş beklentisinin arttığı anlamına da geldiğini belirtiyor.
*Yatırım tavsiyesi değildir.
