Blockchain teknolojisini savunduğu için yaygın olarak “Kripto Baba” olarak bilinen eski ABD Emtia Vadeli İşlemler Ticaret Komisyonu (CFTC) Başkanı Chris Giancarlo, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) daha kripto para dostu bir yönetim altında Ripple Labs’e karşı devam eden davasını düşürebileceğini öne sürdü.
SEC, XRP’nin kayıtsız bir menkul kıymet olarak satıldığını iddia ederek 2020’nin sonlarında Ripple’a karşı bir dava açmıştı. Ancak, Temmuz 2023’te dönüm noktası niteliğindeki bir kararda, ABD Bölge Yargıcı Analisa Torres karışık bir karar verdi. Borsalar aracılığıyla bireysel yatırımcılara satılan XRP’nin menkul kıymet teşkil etmediğini, kurumsal arzlarda satılan XRP’nin ise teşkil ettiğini belirledi.
SEC, Ripple’dan 2 milyar dolar ceza talep etmesine rağmen, mahkeme 125 milyon dolarlık indirimli bir ceza uyguladı. Kararın ardından SEC, kararın Yüksek Mahkeme içtihatlarıyla tutarsız olduğunu savunarak temyize gitmeye çalıştı. Ekim 2024’te Yargıç Torres, düzenleyicinin önemli bir görüş ayrılığı gösteremediğini belirterek temyiz başvurusunu reddetti. SEC o zamandan bu yana davayı İkinci Daire Temyiz Mahkemesi’ne taşıdı.
SEC’in davayı düşürüp düşürmeyeceği sorulduğunda Giancarlo şunları söyledi:
“Bence bırakmalılar… Bırakacaklarına iddiaya girmeye hazırım.”
Mahkemenin kararlarını SEC için önemli bir gerileme olarak nitelendirdi ve düzenleyicileri duruşmada kayıplarla karşılaştıkları davaları takip etmeyi yeniden gözden geçirmeye çağırdı.
Giancarlo ayrıca, seçilmiş Başkan Donald Trump’ın yönetimi altında SEC’in kripto para düzenlemesi konusundaki tutumunu etkileyebilecek kripto yanlısı bir değişim potansiyeline de dikkat çekti. Böyle bir siyasi ortamın, düzenleyici netliği ve XRP de dahil olmak üzere dijital varlıklara daha hafif bir dokunuş yaklaşımını teşvik edebileceğini savundu.
Daha önce XRP’nin bir menkul kıymet olmadığını ileri süren yasal bir analiz kaleme alan Giancarlo, daha net ve daha dengeli kripto para düzenlemelerinin önde gelen savunucularından biri oldu. Ripple davasının sektör için bir dönüm noktası haline geldiğini ve ABD’deki menkul kıymetler yasalarının sınırlarını test ettiğini ifade etti.
*Yatırım tavsiyesi değildir.
