Tanınmış Ethereum topluluğu üyesi ve blok zinciri uzmanı Ryan Berckmans, Solana’nın küresel bir blok zinciri belkemiği olma potansiyeli hakkındaki şüphelerini dile getirerek beş kritik eksikliği dile getirdi.
Detaylı bir analizde Berckmans, Solana’nın müşteri çeşitliliği, merkezileşme ve yürütme stratejisindeki sınırlamalarının, onu Ethereum’a kıyasla böyle bir rol için temelde uygunsuz hale getirdiğini savundu.
Solana’yı Geri Tutan Beş Temel Sorun
İstemci Çeşitliliği Eksikliği: Berckmans, Solana’nın şu anda tek bir üretici istemci olan “agave rust”a dayandığını ve “Firedancer” adlı ikinci bir istemci geliştirme çabalarının gecikmelerle karşı karşıya olduğunu belirtti. Gerçek bir istemci çeşitliliğine ulaşmanın en az üç bağımsız, birbiriyle örtüşmeyen üretim istemcisi gerektirdiğini belirtti. Buna karşılık, Ethereum’un halihazırda bu standartları karşılayan dört üretim istemcisi bulunuyor.
Yüksek Bant Genişliği Gereksinimleri: Solana’nın altyapısı, Berckmans’ın merkezileşme riskleri getirdiğini iddia ettiği, önerilen 10 Gbps ile çok yüksek yükleme hızları talep ediyor. Bu tür yüksek bant genişliği gereksinimleri, zincirin küresel bir belkemiği için çok önemli bir faktör olan çeşitli ve merkeziyetsiz ortamlarda çalışma yeteneğini sınırlıyor.
Ağ Kesintilerinin Tarihçesi: Berckmans, Solana’nın sık sık kesintiye uğramasını eleştirerek, ağın kesinti durumunda blok üretimine devam etmek için protokol düzeyinde bir geri dönüş mekanizmasının eksikliğine dikkat çekti. Berckmans, küresel bir finansal altyapının kesintisiz olarak faaliyette kalması gerektiğini belirtti.
Ekonomik Merkezileşme: Berckmans, Solana’nın ilk coin arzının (ICO) yalnızca yaklaşık %2’sinin halka açık olarak satıldığına ve %98’lik devasa bir içeriden dağıtım yapıldığına dikkat çekti. Bu durumu Ethereum’un daha geniş çaplı halka arzı ve ETH’yi daha geniş bir alana dağıtan madencilik yılları ile karşılaştırdı.
Merkeziyetsizlik Üzerinden Yürütme Ölçeklendirmesine Odaklanma: Berckmans’a göre Solana, bir sorumluluk olarak gördüğü L1 uygulama ölçeklendirmesine öncelik veriyor. Ethereum’un zero-knowledge (zk) proof aggregation yoluyla L2 mutabakat yaklaşımının daha üstün bir strateji olduğunu ve yüz binlerce zincirin merkeziyetsizlikten ödün vermeden Ethereum üzerinde mutabakat sağlamasına olanak tanıdığını savundu.
Berckmans, Solana’nın liderliğinin başlangıçta küresel kullanım için hızlı, düşük maliyetli bir blok zinciri oluşturmayı amaçlayan monolitik bir zincir modelini desteklediğini belirtti. Bununla birlikte, Katman 2 (L2) çözümlerinin yükselişi ve artan popülaritesi ile Solana bir belkemiği stratejisine doğru dönmeye çalışıyor. Bu değişime rağmen Berckmans, Solana’nın mevcut altyapısının ve stratejik yaklaşımının böyle bir rol için temelde kusurlu olduğuna inanıyor.
L2’leri ve merkeziyetsiz Katman 1 (L1) uygulamalarını desteklemeye odaklanan Ethereum’un belkemiği stratejisinin en uygun model olarak giderek daha fazla kabul gördüğünü belirtti. Berckmans, Ethereum’un zk proof aggregation gibi ölçeklendirme çözümlerinin, yeni küresel finans sisteminin temeli olarak konumunu güçlendirdiğine inanıyor.
*Yatırım tavsiyesi değildir.
