FED politikaları konusunda önemli bir isim olarak kabul edilen Wall Street Journal muhabiri Nick Timiraos, son faiz indirimlerinin ABD ekonomisinin yumuşak bir iniş yapmasını sağlamaya yetmeyebileceği uyarısında bulundu.
“FED Faiz İndirimleri Yapmasına Rağmen Yumuşak İniş Sağlayamayabilir”
Daha düşük borçlanma maliyetlerinin genellikle yatırım ve harcamaları teşvik etmesi amaçlanırken, Timiraos bu indirimlerin gerçek etkisinin daha derin ekonomik faktörlere bağlı olacağını öne sürüyor.
Timiraos, FED’in faiz indirimlerinin başarısının, ABD ekonomisindeki mevcut zayıflık seviyesine ve işletmeler ile tüketicilerin yeni koşullar altında borçlanmaya istekli olup olmadıklarına bağlı olduğunu açıkladı. “Düşen faiz oranlarına rağmen, birçok işletme ve hane halkı borçlanma konusunda tereddütlü kalabilir çünkü yeni oranlar daha düşük olsa da, sabit faizli kredilerde yıllar önce kilitlenen oranlardan daha yüksek olabilir” dedi.
Timiraos’a göre en büyük zorluk, düşmekte olan marjinal borç maliyeti ile yükselmeye devam edebilecek olan mevcut borç üzerindeki ortalama faiz oranı arasındaki eşitsizlik. Birçok işletme ve hane halkı, FED faiz oranlarını artırmaya başlamadan önce tarihi düşük faiz oranlarıyla kredi aldı. Son indirimlere rağmen, çeşitli sektörlerdeki ortalama borç faiz oranı, mevcut yeni kredi maliyetinden daha düşük kalıyor.
Borçlular yeni ve potansiyel olarak daha yüksek maliyetli borç almak yerine mevcut, daha düşük maliyetli kredilerine bağlı kalmayı tercih edebileceğinden, bu boşluk faiz indirimlerinin teşvik edici etkisini sınırlayabilir. Timiraos, bu borçlanma isteksizliğinin FED’in herhangi bir ekonomik yavaşlamayı sadece düşük faizlerle telafi etme kabiliyetini zayıflatabileceğini savunuyor.
FED’in on yılı aşkın bir süredir sıfıra yakın seyreden faiz oranlarının ardından geçtiğimiz yıl yaptığı agresif faiz artışları borçlanma ortamını değiştirdi. Merkez bankası şu anda faiz oranlarını gevşetiyor olsa da, tarihsel olarak düşük borçlanma maliyetlerinden geçiş, işletmeler ve tüketiciler için karmaşık dinamikler yarattı. Timiraos’un da belirttiği gibi, mevcut ekonomik stratejinin işe yarayıp yaramayacağı belirsizliğini koruyor ve pek çok şey piyasanın bu değişen koşullara nasıl tepki vereceğine bağlı olacak.
ABD ekonomisi bu geçiş dönemini yaşarken, ekonominin resesyona girmeden yavaşladığı yumuşak iniş olasılığı da sorgulanmaya devam ediyor.
*Yatırım tavsiyesi değildir.