Haber akışları, para piyasalarında sonradan satın alınmaya başlandı. Çin-Tayvan manipülasyonu ve Maymun Çiçeği salgını geride bıraktığımız haftanın görülmeyen gelişmeleriydi.
Çin’de seçim olacağı için milliyetçi açıklamalar, savaş tehditleri ve abuk sabuk konuşmalar normal. Tüm ülkelerde seçim öncelerinde bu tür milliyetçilik açıklamaları olur ve normaldir. Normal olmayan Çin’in tehditten önce icraat yapması olurdu.
Piyasalarda zaten yaz rehaveti varken risk algısını değiştirmek için bunu fırsata çevirdi. Maymun Çiçeği salgını ile alakalı gelişmeler de Eylül itibariyle netlik kazanır.
Beklentim yeni kısıtlamaların geri dönmesi.
Bugünün fiyatlanmayanı ise ENERJİ, GIDA ve İKLİM krizleri. Enflasyon zaten dünya insanını fakirleştirirken, gıda fiyatlarındaki büyük artışlar sadece alt gelir grubunu değil orta gelir grubu da etkileyecek.
Enerji maliyetlerinin artması, Rusya’nın misilleme yapması, iklim değişikliğinin getirdiği doğal felaketler, kıtlık ekonomisini beraberinde getirecek. Ortadoğu’yu anlayabiliriz ama Avrupa’nın da bu kıtlıktan etkilenmesi dünyanın çok farklı bir sürece girdiğini açıkça gösterecek.
Bu riskler, sosyal ayaklanmaları, hükümet değişikliklerini ve kitlesel göçleri beraberinde getirecek.
Özellikle iklim değişikliği ile gıdaya ulaşamama süreci sentetik besinlerin patlamasına neden olacak. Besin takviyelerinde ve güçlendirilmiş gıdalarda bulunan yapay besinler insanlığın hangi noktaya geldiğini gösterecek.
Türkiye’de gıda takviyesi pazar büyüklüğü bile 1,5 milyar liradan fazla. 2023’de merkez bankalarının faiz indirimlerine mecburen tekrar başlayacak olması, bugünden satın alınması gereken bir süreç.
Sıkı para politikaları, geçici enflasyon, her şey güzel olacak, resesyon beklemiyoruz diyenlerin ekonomisi ortada!
- Ekilebilir tarım arazin var mı?
- Tüketebileceğin kadar kendi gıdalarını üretebiliyor musun?
- Birikimlerine fiziki olarak sahip çıkabiliyor musun?
- Sistemin söyledikleri yalanlara kanmayıp, gerçeklere hazırlık yapabiliyor musun?
Bu soruların cevabı evet ise yapabileceğin şey budur.