Daha önce birçok defa bankaların hatta merkez bankalarının bile saldırıya uğradığını veya hacklendiğini gördük. Yapılan saldırılar ile para trafiğinin aksadığını, ödemelerin bile yapılamadığı durumlar çokça kez yaşandı. Bunların en sonuncusu da ülkemizde yaşandı. Birkaç gün önce Türkiye’ye yapılan Ddos saldırısı neticesinde başta Garanti Bankası olmak üzere birçok banka ve websitesi olumsuz etkilendi.
İnsanlar ödemelerini yapamadı ve paralarına internet üzerinden erişemediler. Bir de bu saldırının tatil günlerine denk geldiği düşünüldüğünde kapalı olan bankalar müşterilerine hiçbir şekilde fiziksel destek veremedi ve birçok sorun oluştu.
Dünyada bu ve buna benzer olaylar hemen hemen her gün yaşanıyor. Bu olaylar sadece para akışının durdurulması olarak değil bazen çalınması ve manipüle edilmesi gibi birçok olayla da karşımıza çıkıyor. Güvenlik ve hacklenemezlik bir yana dursun hafta sonları işlem yapılamayan EFT’ler veya ülke dışına para aktarılmasını sağlayan SWIFT teknolojileri günümüz için oldukça geri kalmış ve yavaş ilerleyen sistemler olarak gösteriliyor. Birkaç gün önce Çin Hükümeti’de bu teknolojilerin yavaşlığına değinerek aktarımların bazen 5 günü bile bulabildiğini ve bu yüzden Blockchain teknolojisinin günümüzde kullanılması gerektiğinin altını çizdi.
Hal böyleyken ülkelerin merkez bankalarına kadar tarihte hacklenmemiş veya herhangi bir saldırı sonucu erişimi kısıtlanmamış hemen hemen hiçbir kurum yok. Sadece hiçbir hack saldırısına uğramayan ve piyasaya 11 yıldır olmasına rağmen hacklenememiş tek bir para birimi var. O da Bitcoin!
Şimdi diyeceksiniz her gün bir Bitcoin borsasının hacklenme haberlerini okuyoruz. Bitcoin nasıl oluyor da hacklenmiyor? Borsalar, cüzdanlar, veya borsaların aktarımlar için kullandığı sistemler pek tabii hacklenebilir. Bunun örneğini de daha önce birçok defa gördük. Ancak burada söylemek istediğimiz, Bitcoin’in kullandığı ağın hacklenemeyecek oluşu. Yani Blockchain.
Şu anda Bitcoin ağında milyonlarca madenci yani milyonlarca farklı merkez var. Bankaların veya merkez bankalarının serverleri dağıtık olarak olmadığı ve bir merkeze bağlı olduğu için hedef bellidir. Ancak bu sistem Bitcoin için böyle değil. Türkiye, Çin, ABD, Mısır, Kanada, Fransa yani dünyanın dört bir yanında Bitcoin ağındaki tüm trafiği yürüten milyonlarca sistem var. Bunlar da bildiğimiz gibi madenciler. Hem de bu sistem bankalarda olduğu gibi hafta sonu, EFT, SWIFT gibi sistemler olmadan hızlı ve güvenilir bir şekilde 7 gün 24 saat çalışıyor.
Hal böyleyken devletler de son dönemde bu durumun farkına varmakla beraber Blockchain ve kripto para sektörünün dünya için bir ihtiyaç olduğunu ve finansal sistemler başta olmak üzere birçok kamusal alanda bu teknolojinin kullanılacağı mesajını veriyor. Her gün teknolojiyle biraz daha iç içe olduğumuz dünyamızda her kavramın değiştiği gibi “para” kavramı da bir gün mutlaka değişecek.