Hep duyarız ‘kripto para borsaları hiçbir bilgiyi başkalarına vermiyor’ diye. Peki ya bu ne kadar doğru? Geçtiğimiz dönemde Binance kripto para borsası bir zengin yatırımcının hatalı işlem yapmasından sonra bu yatırımcı ile iletişime geçtiklerini açıklamış ve zengin yatırımının o dönemde yaptığı işlemi bilerek yapmadığını ve sistem hatasından faydalanmadığını açıklamıştı.
Borsalar müşterilerini tanırken, bu borsalarda çalışan kişilerin kim veya kimler olduklarını %100 bilmiyoruz. Bizim kimliklerimizi doğrulayan çalışanların bu kimlik bilgilerini çalmayacağından %100 emin değiliz.
Bugün devlet sırları bile ortaya çıkarken, kripto para borsalarının gizli kapaklı işlerinin ortaya çıkmayacağını ve hep gizli kalacağını düşünmek saçmalıkların en büyüğü olabilir.
Bilgi vermezler ise karşılarında yargıyı bulurlar
Bugün Çin merkezli bir kripto para borsası Pekin hükümeti bilgi isteyecek ve borsa yetkilisi ‘bilgi vermiyorum!’ diyecek, öyle mi? Öyle değil. Pekin yönetimi bu durumda borsanın kapanmasına kadar gidecek adımlar atabilir ve lisansları iptal edebilir.
İngiltere ve ABD kısa süre önce bazı borsalardan kullanıcı verilerini istedi ve İngiltere bir adım öteye geçerek bazı büyük kripto para borsalarından bunları düzenli rapor etmelerini bile talep edebilecek duruma geldi.
Tüm bunlar aslında borsaların yaymak istediği ‘siz bizim kullanıcımızsınız, her zaman sizin bilgilerinizi korur ve devlet ile bile bilgi paylaşmayız’ sloganlarının doğru olmadığını gösteriyor.
Kripto para birimi borsaları tüm dünyada özellikle merkeze sahip oldukları ülkelerin devlet kurumları – hükümetleri – tarafından istenen bilgileri vermek, kullanıcı ve veri bilgilerini paylaşmak zorunda kalabilirler.
Bugün Twitter’dan istenen bilgilere Twitter yönetimi red verebilir, ancak söz konusu para olduğunda bu durumda hiçbir ülke yönetimi borsaların kendi halinde hareket etmesine izin vermez.
Malta’da yaşanan ‘sınırsızlık’ durumuna bile IMF ve AB müdahale etmiş, Malta hükümetinin şirketleri denetlemez ve sınırlamaz ise başına ‘bela’ alabileceği yönünde uyarılarda bulunmuştu. Malta kısa süre sonra geri adım atmış ve kripto para şirketlerini daha fazla denetlemek yönünde eylemleri medyaya daha fazla yansıtmaya başlamıştı.
