Cuma günü açıklanan bir ankete göre, ABD’de güçlü ekonomik göstergelere rağmen enflasyon beklentilerinin artmasıyla tüketici güveni darbe aldı.
Michigan Üniversitesi Tüketiciler Anketi, Nisan ayında 77.2 olan Mayıs ayı duyarlılık endeksinin 67.4’e gerileyerek önemli bir düşüş kaydettiğini ortaya koydu. Bu rakam Dow Jones konsensüs tahmini olan 76’nın gerisinde kalarak aylık bazda %12.7’lik bir düşüşe işaret ediyor. Ancak yine de yıldan yıla %14.2’lik bir artışı temsil ediyor.
Karamsar duyarlılık ölçümüne ek olarak, hem bir hem de beş yıllık dönemler için enflasyon beklentileri yükseldi. Bir yıllık görünüm bir ay öncesine göre 0.3 puan artarak %3.5’e yükseldi ve Kasım ayından bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. Benzer şekilde beş yıllık görünüm de 0.1 puanlık hafif bir artışla %3.1’e yükselerek son aylardaki düşüş eğilimini tersine çevirdi ve Kasım ayındaki en yüksek seviyeye ulaştı.
Anket direktörü Joanne Hsu, tüketicilerin artık birkaç cephede olumsuz eğilimleri kabul ettiklerini belirtti. Hsu, “Enflasyon, işsizlik ve faiz oranlarının önümüzdeki yıl olumsuz bir yönde ilerleyebileceğine dair endişelerini dile getirdiler” dedi.
Anketteki diğer endeksler de önemli düşüşler bildirdi: Mevcut koşullar endeksi 10 puandan fazla düşerek 68.8’e gerilerken, beklentiler ölçüsü 9.5 puanlık düşüşle 66.5’e geriledi. Her iki endeks de bir yıl öncesine göre daha yüksek olmasına rağmen aylık bazda %12’nin üzerinde düşüş gösterdi.
Bu rapor, güçlü bir borsa rallisi ve hala yüksek seviyelerde olsa da hafifçe düşen akaryakıt fiyatları eşliğinde geldi. Geçtiğimiz hafta işsizlik başvuruları Ağustos sonundan bu yana en yüksek seviyesine ulaşmış olsa da, işgücü piyasası göstergelerinin çoğu güçlü kalmaya devam ediyor.
Capital Economics’in Kuzey Amerika Baş Ekonomisti Paul Ashworth, güvendeki önemli düşüşten duyduğu endişeyi dile getirdi. Ashworth, “Güvendeki düşüşün boyutu oldukça büyük ve jeopolitik faktörlerle ya da Nisan ortasındaki borsa satışlarıyla tatmin edici bir şekilde açıklanamıyor” diye yazdı.
Enflasyon verileri, FED para politikasının yakın vadede izleyeceği yolu düşünürken politika yapıcılar için önemli bir zorluk teşkil ediyor. LPL Financial Baş Ekonomisti Jeffrey Roach şu uyarıda bulundu: “Enflasyon konusundaki belirsizlik önümüzdeki aylarda tüketici harcamalarını baskılayabilir. FED, fiyat istikrarı ve büyüme görevlerinin her ikisini de dengelemek için zorlu bir yolda yürüyor.”
FED yetkilileri, geçen haftaki toplantılarında, faiz oranlarını düşürmeden önce enflasyonun %2’lik hedeflerine “sürdürülebilir” bir şekilde geri döndüğüne dair “daha fazla güvene” ihtiyaç duyduklarını belirtti. Politika yapıcılar beklentileri enflasyonu kontrol altına almanın anahtarı olarak görüyor ve Michigan anketinden elde edilen görünüm, bu yılın Kasım ve Mart ayları arasında önemli ölçüde düştükten sonra art arda aylarda artış gösterdi.
Piyasa fiyatlaması, FED’in Temmuz 2023’ten bu yana 20 yıldan uzun bir sürenin en yüksek seviyesinde tuttuğu temel borçlanma faizini Eylül ayında düşürmeye başlayacağı yönünde güçlü bir beklentiye işaret ediyor. Ancak, FED Başkanı Jerome Powell’ın toplantı sonrası basın toplantısında merkez bankasının bir sonraki hamlesinin faiz artırımı olmayacağını belirtmesine rağmen görünüm değişkenlik gösteriyor.
Enflasyon için bir sonraki önemli veri noktası Çarşamba günü ABD Çalışma Bakanlığı’nın Nisan ayı tüketici fiyat endeksi raporunu yayınlamasıyla gelecek. Wall Street ekonomistlerinin çoğu raporun fiyat baskılarında hafif bir ılımlılık göstermesini bekliyor, ancak yaygın olarak takip edilen TÜFE endeksi Mart ayında yıllık %3.5 ile Fed’in hedefinin oldukça üzerinde seyrediyordu.
*Yatırım tavsiyesi değildir.