Merkeziyetsiz Finans (DeFi) Nedir? #2

MERKEZİYETSİZ FİNANS (DeFi) ÜZERİNE -2

Bir önceki yazımızda DeFi’nin felsefesi, ne olduğu ve insanların kafasını karıştıran bazı sorulara cevap vermeye çalıştım.

Bu bölümde yeni bir teknoloji konsepti olduğundan dolayı barındırdığı risklere ve açtığı ufuklara kısaca değineceğim.

DeFi’de Yatırım Yapmak Risk Barındırır mı?

Çoğu araştırmacıya göre kripto para ekosisteminde dolandırıcılık ve kara para aklama önemli bir sorun olmaya devam etmekte.

İnternette kısa bir aramayla elde edebileceğiniz rapor ve verilere göre 2021’de yasadışı adreslere 14 milyar dolarlık kripto para gönderilmiş. Bu, 2020’de görülen rakamın neredeyse iki katı. Kara para aklama her zaman kripto ekosisteminin bir handikapı olarak ileri sürülmekte.

Bu yanlıştır demeyeceğim ancak geleneksel finans ekosisteminde hiç mi kara para aklama olmuyor? Yine internette yapacağınız kısa bir araştırmayla Avrupa’nın büyük bankalarının kaç TRİLYON dolarlık şüpheli işlem ve kara para aklama işlemi olduğunu görebilirsiniz.

Hepimizin bildiği gibi 2012 yılında HSBC Latin Amerika’daki uyuşturucu kartelleri için 881 milyon dolar kara para akladığını kabul etmişti. Dolayısıyla suçlular geleneksel finans mekanizmaları üzerinden de bu işi yaptıklarına göre geleneksel finans mekanizmalarını suçlu olarak kabul edebilir miyiz? Ya da böyle işlemler yapıldı diye kullanmamazlık ediyor muyuz?

Aslında yeni bir teknoloji olan blok zincirinin üzerinden yapılan işlemler halka açık ve denetlenebilir. Yapılacak düzenleme ve regülasyonlarla bu işin önüne geleneksel sisteme göre daha rahat geçilebileceğini düşünmekteyim.

2021’de DeFi protokollerinden 7,8 milyar dolarlık kripto para çalındı. Bu rakamın yaklaşık 2,8 milyar doları ‘rug pull’ olarak adlandırılan bir dolandırıcılık türünden kaynaklandı.

Bu konuda yatırımcıların çok dikkatli olması gerek çünkü hiçbir projede geliştiriciler biz rug pull yapacağız diye yazmaz. Görünüşte normal bir projeymiş gibi görünürler. Konuyla ilgili geçen yazımda nasıl proje incelemeleri yapmanız gerektiğini yazmıştım. Orada bu konuyla ilgili bilgileri bulabilirsiniz.

Bu dolandırıcılık çeşidinden başka bilgisayar korsanları, bir DeFi protokolünün akıllı sözleşmelerinin hassas yanlarını istismar edebilirler. Akıllı sözleşmeler bir bilgisayar kodu olduğundan bu kodların içine kötücül yazılımlar yüklemeleri ve bu yazılımlar sayesinde insanların yatırımlarını çalmaları gayet olası bir durumdur.

Böyle durumlara maruz kalmamak için kod denetiminden geçmemiş tokenlara atlamamak lazım. Kod denetimi, proje içinde olmayan ve bağımsız bir firma tarafından bir token veya DeFi projesine ait akıllı sözleşme kodlarının analiz edilmesi ve kamuya açık olarak onaylanması sürecidir.

Yukarıda kısaca izah edilen risklerden başka DeFi protokollerinde meydana getirilen likidite havuzlarında yaşanabilecek olan Geçici Kayıp (IL) durumlarına da dikkat etmek gerekiyor.

Yazımın birinci bölümünde belirttiğim likidite havuzlarına sahip olduğunuz varlıklar ile belirli bir parite üzerinden (Örneğin ETH/USDT) o havuzu fonlayarak pasif gelir elde etmeyi düşünüyorsunuz diyelim. Varlıklarınızı bu havuza yatırdınız. Yatırdığınız varlığın fiyatı değişti. AMM kodu işlem rasyosu hesabıyla (10.000 dolarlık bir havuzun her hâlükârda 5000 doları ETH, 5000 doları USDT olmalıdır) içerideki varlıkların oranını her zaman sabitler.

İşte bu değişimden sonra paranızı çekmeye karar verdiğinizde elinize geçecek ETH miktarının fiyatıyla ilk başta yatırdığınız miktarın şimdiki fiyatı arasındaki fark oluşacaktır. İşte bu farka geçici kayıp denir. Siz yatırımdan çok fazla kazanacağım diye hesap ederken bu işlem sonucunda para da kaybedebilirsiniz.

Ancak likidite havuzlarında yapılan her işlemden de pay alacağınız için kaybınız dengelenebilir. Bu konudan bahsetmemin nedeni pasif gelir elde etmenin de bir stratejisi olduğunu bilmek gerekmekte. Ben parayı yatırdım, zaten otomatik olarak para kazanıyorum diye düşünmek doğru değil.

DeFi’ye yapılan yatırımlarda herhangi bir düzenleme veya sigorta yoktur. DeFi kredileri yine kripto varlıklar ile teminat altına alınır. Volatilitesi çok yüksek olduğundan piyasada varlıklar hızla değer kaybedebilir. Ayrıca bankalardan kaybolan veriler ve şifreler gibi hesap bilgileri geri alınabilir. DEX’lerde işlem yaparken şifreleri ve hesap bilgilerinizi unutursanız yatırımlarınız geri döndürülemez bir şekilde kaybolabilir.

DeFi’nin Hayatımıza Kattıkları ve Geleceği

Son birkaç yılda DeFi, finans dünyasında kapsamlı bir değişiklik getirmeyi başardı. Hiçbir aracı olmamasından dolayı DEX’ler üzerindeki işlemler büyük popülerlik kazandı. Dünyanın dört bir yanındaki DeFi projeleri ve DEX’ler, düşük giriş engelleriyle beraber finansal işlemlere daha kolay erişim sağlayarak geleneksel finansal sisteme meydan okuyor.

Günümüz sigorta sistemi karmaşık denetim sistemleri, evrak işleri ve bürokratik prosedürlerinden dolayı insanlara acı çektirmekte. Sigorta kapsamında yazmayan veya öngörülemeyen bir durum oluştuğunda sigorta firmaları yan çizebilmekte. Kanuni olarak her zaman kendilerini haklı çıkartma çabası içindeler.

Akıllı sözleşmelerin sigorta şirketlerinin kendi müşterilerine çektirdiği bu tür acılara bir merhem olabileceğini düşünmekteyim. Şu anda bazı DeFi projeleri kripto para birimleri için sigorta önerileri sunmakta. Fiat para birimlerinde artan enflasyon oranları dünya çapında orta sınıf insanlar için tasarruf ve yatırımı zorlaştırdı. Bazı projeler geliştirdikleri stratejilerle risksiz tasarruf ve yatırımlar için çözümler üretmiş durumda. Böylelikle ilerleyen zamanda risklerin iyice azaltıldığı çok iyi projeler göreceğiz.

Borçlanma ve borç verme protokolleri de DeFi’nin başlıca uygulamalarından biri haline geldi. Bazı DeFi projeleri bireyler arası (P2P) borçlanma ve borç verme piyasasına odaklanıyor. Dağıtılmış defter teknolojisi (DLT), işlemleri daha hızlı hale getirdi. Ek olarak DeFi ekosistemi, hayatımıza NFT’leri soktu.

DeFi’nin en etkili kullanımı kanımca oyun sektöründe oldu. Oyunlar ve spor müsabakaları DeFi teknolojileri için büyük pazarlar olarak ortaya çıktı. Oyun geliştiricileri oyun ekonomilerini sürdürebilmek ve kullanıcılarına para kazandırmak için DeFi token ve NFT’lerini kullanıyor.

Belki de DeFi sayesinde geliştiriciler “metaverse” hayalini gerçekleştirmeye başladı. DeFi öncesinde oyun içi sahip olabileceğiniz varlıklar, oyunun kademelerini atlamaya ve karakterinizin yapabileceği özellikleri geliştirmeye yarıyordu. Bu da oyuncuların sadece oyunu oynamaya devam etmelerini ve oyun karşılığı bir zevk almalarını sağlıyordu.

Oyuncular bu zevki yaşamak ve daha üst turlarda mücadele etmek için bir nevi oyun tutkunu haline geliyordu. Oyunu sadece boş zamanlarda oynanacak bir zevk aracı olarak görüyorduk. Ama DeFi’nin sağladığı imkanların hayatımıza girmesiyle oyna kazan stratejisi ortaya çıktı.

Bu imkanlar sayesinde oyun tutkunları gelir elde etmeye başladı. Bilgisayar başında zaman geçiren gençler ya da çocuklar sayesinde ebeveynlerde oyunla ilgilenmeye başladılar. Gençler oyun oynayarak ev ekonomisine katkıda bulunmaya başladılar.

Ayrıca bazı DeFi projeleri spor müsabakalarına el attı. Taraftarı olduğunuz takımın tokenını elde bulundurarak para kazanılmaya başlandı. Önceden tuttuğu takım bir yenilgi aldığında taraftarlar “Bana ne. Sanki yendiğinde bana para veriyorlar” diye düşünüyordu.

Şu anda şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki tuttuğunuz takımın tokenı elinizdeyse evet, takım yendiğinde daha fazla para kazanabilirsiniz. Buna benzer çeşitli DeFi projeleri mevcut durumda. Bu bir bahis ya da kumar değil. DeFi’nin bize sunduğu imkanlarla bir yatırım türü olarak karşımıza çıkıyor.

DeFi kullanmanın yukarıda belirtilen avantajları, son yıllarda 128 milyar dolarlık bir piyasa değeri ile neden bir atılım içinde olduğunu açıklıyor. Bu konuyu geçmeden önce şunu da belirtmek istiyorum; geleneksel finans sistemi üzerinde yaptığımız yatırıma ve paramıza tam hakimiyetimiz yoktu.

Mesela mesai saatleri dışında para göndermek hepimizin yaşadığı sorunlar arasında. Hele yurt dışına para gönderiyorsanız bu daha zor oluyordu. Ayrıca şifrelerimiz ve kullanıcı adlarımız kurum tarafından bilinmekteydi. DeFi sayesinde paramız üzerinde tam hakimiyetimiz var. Şifrelerimiz ve cüzdan güvenlik kelimelerimiz sadece kişiye özel. Yapılan işlemlerden sadece kişi sorumlu. Bu da hayatımıza kattığı yenilikler arasında.

Kullanıcı dostu ara yüzler, güvenlik, düzenleyici işlemler ve sigorta olanakları nedeniyle merkezi sistemler hala piyasaya hakim durumdalar.

Kripto varlık alanına daha fazla insan girdikçe DeFi’nin yeteneklerini genişletmesi, güvenlik ve ölçeklenebilirlik açısından daha sağlam hale gelmesi gerekecek. Bu, Ethereum ağının Ethereum 2.0’a yükseltilmesiyle zaten başladı. Yakın gelecekte DEX, kripto para ticaretini daha adil, özel ve bağımsız hale getirerek merkezi olmayan finansın ve destekleyici mekanizmalarının büyümesini hızlandıracağından eminim. DeFi sayesinde daha ne yenilikler hayatımıza girecek, hep beraber göreceğiz.

Özel haberler, analizler ve on-chain verileri için Telegram grubumuzu, Twitter hesabımızı ve Youtube kanalımızı hemen takip edin! Ayrıca Android ve IOS Uygulamalarımızı indirerek canlı fiyat takibine hemen başlayın!

Yorumları Göster (1)

  • Bu dedikleriniz SmartDefi icinde mi gecerli acaba? Yarin #fegtoken smartdefi baslatacaklarini duyurdular..