Ripple, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) ile olan yasal mücadelesinde, yargıcın XRP’nin borsalarda satışının bir menkul kıymet arzı olmadığına karar vermesiyle büyük bir zafer kazanmıştı.
Karar hem şirket hem de kripto para topluluğu için bir “zafer” oldu, ancak Ripple Labs’in baş hukuk sorumlusu Stu Alderoty, düzenleyici netlik arayışının henüz sona ermediğini belirtti.
SEC, kararın ardından ikincil piyasa satışları konusunda Ripple lehine verilen kararın “yanlış karar” olduğunu iddia etmişti.
Ancak Alderoty, Ripple’ın SEC’in olası temyizinden çekinmeyeceğini söyledi:
“Yargıcın bunu doğru anladığını düşünüyoruz ve bunun yasanın sadık bir uygulaması olduğuna inanıyoruz ki bence bir temyiz mahkemesi bunu sadece onaylamakla kalmayacak, belki de daha da güçlendirecektir.”
Alderoty, Ripple davasının bekleyen diğer davalar için netlik sağlayabileceğini söyledi:
“Davamızın ve yargıcımızın verdiği kararın, SEC’in yanlış yönlendirildiği konusunda diğer yargıçlara rahatlık sağlayacağını düşünüyorum.”
Ancak, politika yapıcıların ve avukatların sorması gereken sorunun, “Piyasanın bütünlüğünü koruyan en iyi düzenleyici çerçeve nedir” olduğunu söyledi.
Alderoty genel olarak, sektörün kapsamlı bir düzenleyici çerçeveye ihtiyacı olduğunu ve bu çerçeve olmadan ABD’nin inovasyonu kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacağını belirtti:
“Bu olmadan, kripto endüstrisinin ve arkasındaki teknolojinin, onu yönlendiren parlak girişimcilerin, ABD’de bu teknolojinin tam potansiyelini gerçekten gerçekleştirebileceğini sanmıyorum ve denizaşırı ülkelere taşınma devam edecektir.”
Alderoty, diğer kripto para şirketlerine de tavsiyede bulundu:
“”Açık bir düzenleyici rejimin” olduğu bir ülkede şirket kurun. Aksi takdirde, ABD’de kripto endüstrisinin karşısında gördüğümüz düşmanlıkla karşı karşıya kalmaya devam edeceksiniz. ABD’de net, kapsamlı bir düzenleyici çerçeveye sahip olana kadar, burası muhtemelen işinize başlamak isteyeceğiniz bir yer değil. Ve bu üzücü bir ifade.”
*Yatırım tavsiyesi değildir.
