Web3 Girişimcisi Şirket, En Son Gerçekleşen Bitcoin Halving’inin Beklenen Etkiyi Yaratmadığını Açıkladı!

Web3 girişimcisi Outlier Ventures, Bitcoin’in fiyat hareketinde yaygın olarak inanılan dört yıllık döngünün, kripto para biriminin bugüne kadar bir yarılanma olayından sonraki en kötü performansı olarak tanımladığı olayın ardından sona erdiğini açıkladı.

Outlier Ventures Araştırma Müdürü Jasper De Maere yayınladığı bir raporda, “En son Bitcoin yarılanmasından dört ay sonra, bugüne kadar herhangi bir yarılanmanın ardından en kötü fiyat performansına tanık oluyoruz” dedi.

Yaklaşık her dört yılda bir gerçekleşen ve madencilerin blok ödüllerini %50 oranında azaltan Bitcoin yarılanma olayları, geleneksel olarak önemli fiyat artışları için katalizör olarak görülmüştür.

Ancak, 20 Nisan’da gerçekleşen ve blok ödülünü 6,25 BTC’den 3,125 BTC’ye düşüren bu yılki yarılanma, olağan yükseliş ivmesini ateşlemedi. Bunun yerine, Bitcoin’in fiyatı olaydan 125 gün sonra yaklaşık %8 düşerek kripto para tarihinin en zayıf yarılanma sonrası performansına işaret etti.

Tarihsel olarak, Bitcoin yarılanma olaylarının ardından önemli kazançlar elde etti: 2012 yarılanmasından sonra %739 artış, 2016 yarılanmasından sonra %10 artış ve 2020 yarılanmasından sonra %22 kazanç.

Ancak De Maere, 2016’nın Bitcoin’in fiyatı üzerinde “önemli, temel bir etkiye” sahip olan son yarılanma olduğunu savunuyor. Azalan etkiyi, Bitcoin’in blok sübvansiyon ödüllerinin ihmal edilebilir hale geldiği dijital varlık piyasasının olgunlaşmasına bağlıyor.

De Maere, yarılanma hala psikolojik bir öneme sahip olsa da, piyasa üzerindeki etkisinin azaldığını belirtti. Tüm madencilerin ödüllerini anında satmasının potansiyel piyasa etkisinin, 2017’ye kadar olan yıllarda %1 ila %5’e kıyasla bugün hacmin sadece %0,17’si olacağını gösteren verileri aktardı.

Raporda ayrıca, bu yılın başlarında spot Bitcoin borsa yatırım fonlarının (ETF’ler) onaylanmasının, yarılma sonrası fiyat ivmesinin eksikliğini açıklayabileceği fikri de reddedildi.

Bazıları bu ETF onaylarının talebi öne çektiğini öne sürerken, De Maere ETF onay sürecinin ve yarılanmanın sırasıyla talep ve arz gibi farklı piyasa güçleri tarafından yönlendirildiğini ve birbirini dışlamadığını iddia etti.

*Yatırım tavsiyesi değildir.