Çin, para politikası duruşunda kayda değer bir değişime işaret ederek 2025 yılında önemli ekonomik teşvik planlarının sinyalini verdi.
Ülkenin yavaşlayan ekonomisini desteklemeye hazır olunduğunun altını çizen duyuru, Pekin yönetiminin yeni bir mali strateji dönemine girdiğini gösteriyor.
Çin’in en üst düzey politika belirleme organı olan Politburo, para politikasının 2025 yılında 2008 küresel mali krizinden bu yana kullanılmayan bir terim olan “ılımlı gevşekliğe” geçeceğini belirtti. Analistler bunu, Çin merkez bankası ve maliye bakanlığına ekonomik büyümeyi destekleme çabalarını artırmaları için açık bir direktif olarak görüyor.
Bu karar, Çin’in 2024’ün sonlarında uygulamaya koyduğu teşvik tedbirlerinin düşük performans göstermesi nedeniyle alındı. Son çeyrekten elde edilen veriler, girişimlerin istenen ekonomik artışı sağlayamadığını göstererek Çinli politika yapıcıların yeniden değerlendirme yapmasına yol açtı.
Zamanlama da daha geniş küresel ekonomik kaygılarla uyumlu. Analistler, Pekin’in proaktif yaklaşımının, ABD’nin seçilmiş Başkanı Trump’ın ekonomi politikaları da dahil olmak üzere potansiyel jeopolitik ve finansal belirsizliklere karşı ekonomiyi yumuşatma girişimi olabileceğini düşünüyor.
Çin ekonomi politikası uzmanı John Smith şu yorumda bulundu: “Bu, Çin liderliğinin ekonomiyi istikrara kavuşturmak için daha da ileri gitmeye hazır olduğunun en açık sinyali. Bu duyuru en üst düzeylerde önemli bir zihniyet değişikliğini yansıtıyor.”
Duyurunun, Çin’in ekonomik sağlığının temel kaynaklar ve lüks mallar sektörlerinin performansını büyük ölçüde etkilediği Avrupa başta olmak üzere küresel piyasalarda dalgalanma etkisi yaratması bekleniyor.
Ancak jeopolitik gerilimlerin Çin’in Avrupa’nın lüks mallarına olan talebini azaltıp azaltmayacağı konusunda soru işaretleri var. Smith, “Çinli tüketiciler kendilerini daha varlıklı ve özgüvenli hissederlerse, muhtemelen üst düzey Avrupa markalarına harcama yapmaya geri döneceklerdir” dedi.
Bu duyuru güçlü bir sinyal olmakla birlikte, Çin’in büyük ölçekli teşviklerle “büyük bir bomba” anı mı yaşatacağı yoksa daha ölçülü bir yaklaşım mı sergileyeceği henüz belli değil. Şimdilik ekonomistler bunu, durgun büyüme, emlak piyasasındaki gerileme ve zayıflayan tüketici güveni gibi uzun süredir devam eden ekonomik zorlukların ele alınmasında çok önemli bir adım olarak yorumluyor.
*Yatırım tavsiyesi değildir.